- Fetvalar / 01. Akaid
- /
- 13. Sihir
Soru:
Saygıdeğer Hocam Dr. Muhammed Ratıb en-Nablusi
Allah’ın selamı, rahmeti ve bereketi üzerinize olsun.
İslam'da rukyenin (okuma ile tedavi) yerini, bu konudaki ayet ve hadisleri öğrenmek istiyorum.
Allah sizden razı olsun.
Cevap:
Rahman ve Rahim Olan Allah’ın Adıyla, Salât ve Selam dürüst ve sözünün eri olan Hz. Muhammed (s.a.v.)’in üzerine olsun. Şöyle ki;
Değerli kardeşim,
Allah’ın selamı, rahmeti ve bereketi üzerinize olsun.
Sorunuzun cevabı şu şekildedir:
Rukyenin İslami olarak yapılabilmesi için şu üç kuralı barındırması gerekir:
1. Allah kelamı yani ayet veya Allah'ın isim ve sıfatları veyahut da Rasulullah (s.a.v)'den nakledilen hadislerden olmalıdır.
2. Arapça ve anlamı bilinen bir dua olmalıdır
3. Rukyenin kendi başına bir tesiri olmadığına, şifanın Allah'ın takdiri olduğuna inanılmalıdır.
Bu üç şart bir arada bulunduğunda yapılan işlem İslami anlamda meşru olan rukye yani okuma olur.
Rasulullah (s.a.v.) buyuruyor ki:
(( لا بأس بالرقى ما لم تكن شركاً ))
"Allah'a şirk koşma olmadığı sürece rukyede bir sakınca yoktur."
En faydalı ve en tesirli rukye insanların çoğunun yaptığı gibi halk arasından veya şarlatanlardan okuyacak birinin aranması değil, kişinin kendisinin okumasıdır.
Fatiha Suresi hastaya okunması en faydalı olan suredir. Bu sure içerik olarak Allah’a ihlâsla ibadet etmek, Allah Azze ve Celle’ye övgü, Allah’ın tüm emirlerine uymak, O’ndan yardım istemek, tevekkül etmek, nimetlerin tamamının Allah’tan istenmesi gibi konular barındırır. Bu konuda mesela Buhari’nin Sahih’inde de Hastalara Okunması başlığında, yılan sokması ile ilgili bir hadis vardır:
(( بسم الله أرقيك من كل شيء يؤذيك ، ومن شر كل نفس أو عين حاسد الله يشفيك ، بسم الله أرقيك ))
“Allah'ın ismiyle sana eziyet veren her şeyden sana okuyorum, her nefsin şerrinden yahut her hasetçinin nazarından Allah sana şifa versin! Allah'ın ismiyle sana okuyorum”
Bedeninde bir acıdan şikâyet ettiğinde elini acının olduğu yere koyarak şöyle derdi:
(( بسم الله (ثلاثاً) ويقول : أعوذ بعزة الله وقدرته من شر ما أجد وأحاذر(سبع مرات ))
“(Üç kere) “Bismillah” (Allah’ın Adıyla) der sonra yedi kere: “ Bulduğum ve korktuğum (acının) şerrinden Allah’ın izzetine ve kudretine sığınırım.”
Meşru olan rukye organların hastalıklarının yanında nazar, sihir, herhangi bir dokunmadan meydana gelen rahatsızlıklara da fayda verir.
Mesela göz değmesi olurdu. Rasulullah (s.a.v.) şöyle buyururdu:
(( العين حق ولو كان شيء سابق القدر لسبقته العين ))
“Nazar haktır. Eğer kaderden önce bir şey bulunsa idi, o nazar olurdu.”
Hz. Aişe’den şöyle naklediliyor:
(( أمرني النبي صلى الله عليه وسلم أو أمر النبي صلى الله عليه وسلم أن نسترقي من العين ))
“Rasulullah (s.a.v.) nazar değmesinden dolayı rukye yapılmasını emretti.”
Rasulullah (s.a.v.) Ümmü Seleme’nin evinde yüzünde bir sarılık olan bir kız çocuğu gördü ve dedi ki:
(( استرقوا لها فإن بها النظرة ))
“Buna rukye yapılmasını söyleyiniz. Çünkü buna bir nazar değmiş bulunuyor”
Nazar değdiren kişi biliniyorsa ona Rasulullah (s.a.v.)’in emrettiği şeyi yapması emredilir. Amir b. Rebia Sehl b. Huneyf’i yıkanırken görmüş ve şöyle demişti:
والله ما رأيت كاليوم ولا جلد مخبأة : قال : فلبط سهل ، فأتى رسول الله صلى الله عليه وسلم ))
عامراً فتغيظ عليه وقال : (علام يقتل أحدكم أخاه ؟ ألا بركت . اغتسل له) فغسل عامر وجهه
(( ويديه ومرفقيه وركبتيه وأطراف رجليه وداخلة إزاره في قدح ثم صب عليه فراح سهل مع الناس
“Bugünkü gibi bir manzarayı ve böylesine ancak bir genç kızda bulunabilecek bir teni hiç görmedim.” O anda Sehl yere yığılıp kaldı. Onu Rasulullah (s.a.v.)’e götürdüler. Rasûlullah (s.a.v.) Âmir b. Rabia'yı çağırdı ve onu azarlayarak şöyle buyurdu: “Sizden biriniz niçin din kardeşini öldürüyor? Din kardeşinde beğendiğin ve hoşuna giden bir şey gördüğün zaman ona, mübarek olması için dua etseydin ya!” Ardından “O’nun için yıkan” buyurdu. Bunun üzerine Âmir b. Rabia, bir kabın içinde yüzünü, ellerini, dirseklerini, dizlerini, ayak parmaklarını ve izarının içini yıkadı. Sonra ona ferahlık geldi ve Sehl diğer insanlar gibi oldu.”
Nazardan koruyan şey sabah ve akşam zikirlerini yerine getirip Allah’a tevekkül etmektir.
Bu sihir için hatta her türlü şer için de geçerlidir:
Sabah ve akşam zikirlerine devam etmek, Ayetel Kürsi’yi okumak, İhlâs suresini, Felak ve Nas surelerini her namazın ardından, uyumadan önce okumak yine her gece Bakara Suresinin son iki ayetini okumak bunlardan korunmaya vesiledir. Hadis’te de bu nakledilmektedir:
(( اقرؤوا سورة البقرة ، فإن أخذها بركة ، وتركها حسرة ، ولا تستطيعها البطلة ))
“Bakara suresini okuyun. Ona sahip olmak bereket, onu terk etmek pişmanlıktır. Sihirbazlar onu elde etmeğe güç yetiremezler”
Diğer bir hadiste de şöyle naklediliyor:
إن الله عز وجل كتب كتاباً قبل أن يخلق السماوات والأرض بألفي عام ، أنزل منه ))
(( آيتين ختم بهما سورة البقرة ، لا يقرآن في دار ثلاث ليال فيقربها الشيطان
“Allah Teâlâ gökleri ve yeri yaratmadan iki bin yıl önce bir kitap yazdı. Yazdığı bu kitaptan iki ayeti de Bakara suresinin sonuna indirdi. Onun içindir ki şeytan, içinde bu iki ayetin okunduğu bir eve üç gün boyunca yaklaşmaz”
Buhari’de şöyle bir hadis mevcuttur:
أن الشيطان قال لأبي هريرة : إذا أويت إلى فراشك فاقرأ آية الكرسي ، فإنه لن يزال عليك من الله ))
(( حافظ ، ولا يقربك شيطان حتى تصبح ، ولما أخبر النبي صلى الله عليه وسلم بذلك ، قال : صدقك وهو كذوب
Şeytan Ebu Hureyre’ye dedi ki: Yatağına girdiğinde Âyetü’l-Kürsi’yi oku. O takdirde, senin yanında Allah tarafından sürekli bir koruyucu bulunur ve sabaha kadar şeytan sana yaklaşamaz’ Ebu Hureyre bunu Rasulullah’a haber verdi. Efendimiz şöyle buyurdu: “Kendisi yalancı olduğu halde sana doğruyu söylemiş”
Korunmak için ihlâs suresi, Felak ve Nas Sureleri her akşam ve sabah üç kez okunur. Hadiste de böyle geçmektedir:
(( قل هو الله أحد والمعوذتين حين تمسي وحين تصبح ثلاثاً تكفيك كل شيء ))
“İhlas Suresini, Felak ve Nas Sureleri her gece ve her sabah üç kez okursan bu sana her şey için yeter.”
Dua gecenin sonunda ve secdede yapılır. Allah Teâlâ şöyle buyurur:
﴾ وَإِذَا سَأَلَكَ عِبَادِي عَنِّي فَإِنِّي قَرِيبٌ أُجِيبُ دَعْوَةَ الدَّاعِ إِذَا دَعَانِ ﴿
“Kullarım sana beni sorduklarında bilsinler ki şüphesiz ben yakınım, bana dua ettiğinde dua edenin dileğine karşılık veririm.”
Meşru olan okumayı İbn Kayyım Zadu’l-Mead isimli kitabında açıklıyor ve diyor ki, Okunacak dualar arasında çokça Felak ve Nas okumak, Fatiha ve Ayetel Kürsi okumak bulunur. Bunlar peygamber efendimizin tavsiyeleridir. Mesela şu dualar okunabilir;
أعوذ بكلمات الله التامات من شر ما خلق
“Yaratılanların şerrinden Allah’ın eksiksiz kelimelerine sığınırım.”
أعوذ بكلمات الله التامة من كل شيطان وهامة ، ومن كل عين لامة
“Her türlü şeytan ve zehirli hayvanlardan ve bütün kem gözlerden Allah’ın eksiksiz kelimelerine sığınırım.”
أعوذ بكلمات الله التامات التي لا يجاوزهن بر ولا فاجر ، من شر ما خلق وذرأ وبرأ ، ومن شر ما ينزل من السماء ، ومن شر ما يعرج فيها ، ومن شر ما ذرأ في الأرض ، ومن شر ما يخرج منها ، ومن شر فتن الليل والنهار ، ومن شر طوارق الليل إلا طارقاً يطرق بخير يا رحمن
“Gökten inen ve yerden yükselen kötülüklerin şerrinden, yeryüzünde O’nun yaratıp yaydıklarının ve yerin altından çıkardıklarının şerrinden, gece ve gündüzün fitnelerinden, hayırlı şeylerin dışında, gece-gündüz aniden ortaya çıkan her türlü durumdan, Kerîm olan Yüce Allah"a ve hiçbir iyinin ve kötünün ulaşamayacağı Allah"ın yüce kelimelerine (sonsuz iradesine ve hükmüne) sığınırım, Ey Rahman!”
أعوذ بكلمات الله التامة من غضبه وعقابه ، ومن شر عباده ، ومن همزات الشياطين وأن يحضرون
“Allah’ın gazabından, azabından, kullarının kötülüklerinden, şeytanların ayartmalarından ve yanıma yaklaşmalarından Allah’ın tam kelimelerine (hükmüne ve iradesine) sığınırım.”
ومنها : اللهم إني أعوذ بوجهك الكريم ، وكلماتك التامات من شر ما أنت آخذ بناصيته ، اللهم أنت تكشف المأثم والمغرم ، اللهم إنه لا يهزم جندك ، ولا يخلف وعدك ، سبحانك وبحمدك
"Allahım! Senin tasarrufun altında bulunan her şeyin şerrinden kerem sahibi zatına, eksiksiz ve mükemmel kelimelerine sığınıyorum. Allahım! Borçlunun sıkıntısını giderir günahkâr olanın da günahlarını silersin. Allahım! Senin orduların yenilmez, verdiğin sözün aksi de olmaz. Seni hamd ile tesbih ederim."
أعوذ بوجه الله العظيم الذي لا شيء أعظم منه ، وبكلماته التامات التي لا يجاوزهن بر ولا فاجر ، وأسماء الله الحسنى ما علمت منها وما لم أعلم ، من شر ما خلق وذرأ وبرأ ، ومن شر كل ذي شر لا أطيق شره ، ومن شر كل ذي شر أنت آخذ بناصيته ، إن ربي على صراط مستقيم
“Kötülüklerin geçemeyeceği eksiksiz kelimelerine sığınırım. Allah'ım bildiğim ve bilmediğim güzel isimlerine sığınırım. Yarattığı, yaydığı ve var ettiği şeylerin şerrinden, şerrine takat getiremeyeceğim bütün şerlilerin şerrinden, perçeminden yakaladığın bütün şerlilerin şerrinden Sana sığınırım. Şüphesiz Rabbim doğru yoldadır.”
اللهم أنت ربي لا إله إلا أنت ، عليك توكلت وأنت رب العرش العظيم ، ما شاء الله كان ، وما لم يشأ لم يكن ، لا حول ولا قوة إلا بالله ، أعلم أن الله على كل شيء قدير، وأن الله قد أحاط بكل شيء علماً ، وأحصى كل شيء عدداً ، اللهم إني أعوذ بك من شر نفسي ، وشر الشيطان وشركه ، ومن شر كل دابة أنت آخذ بناصيتها ، إن ربي على صراط مستقيم
“Allah’ım! Sen benim Rabbimsin, Senden başka ilah yoktur, Sana güvendim ve Sen ulu arşın Rabbisin. Allah’ın dilediği olur, dilemediği olmaz. Güç ve kuvvet sahibi ancak yüce ve ulu Allah’tır. Bilirim ki Allah’ın her şeye gücü yeter ve Allah her şeyi ilmi ile kuşatmıştır. Allah’ım! Nefsimin şerrinden ve senin idarende olan bütün canlıların şerrinden Sana sığınırım. Şüphesiz Rabbim doğru yoldadır.”
تحصنت بالله الذي لا إله إلا هو ، إلهي وإله كل شيء ، واعتصمت بربي ورب كل شيء ، وتوكلت على الحي الذي لا يموت ، واستدفعت الشر بلا حول ولا قوة إلا بالله ، حسبي الله ونعم الوكيل ، حسبي الرب من العباد ، حسبي الخالق من المخلوق ، حسبي الرازق من المرزوق ، حسبي الذي هو حسبي ، حسبي الذي بيده ملكوت كل شيء وهو يجير ولا يجار عليه ، حسبي الله وكفى ، سمع الله من دعا، ليس وراء الله مرمى ، حسبي الله لا إله إلا هو عليه توكلت وهو رب العرش العظيم
“Kendisinden başka ilâh olmayan, benim ve her şeyin ilâhı olan Allah’a sığınırım. Benim ve her şeyin Rabbine sığınırım. Ölmeyen Diri’ye güvenirim. Kötülüğü : “Lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâh!” diyerek defederim. Bana Allah yeter, O ne güzel vekildir. Kulların kötülüklerine karşı Allah bana yeter, yaratıklarına karşı Allah yeter rızık verilenlerine karşı gerçek rızık verici yeter. Sadece kendisine güvendiğim bana yeter. Her şeyin yönetimi elinde olan bana yeter. O’na sığınılır, başkasına sığınılmaz. Allah bana yeter. Allah dua edeni işitir. Allah’tan başka dua edecek yoktur. Kendisinden başka ilâh olmayan Allah bana yeter. O’na güvenirim. O yüce Arş’ın Rabbidir.”
Bu duaları yapıp Allah’a sığınan kişi bunların faydasını bilir ve onlara olan ihtiyacının farkındadır. Bu dualar şerrin tesirini engeller, imanın, nefsinin, hazırlığın kuvveti, tevekkül ve kalbinin sağlamlığı nispetince onu uzaklaştırır. Dua silahtır, bu silah da kişinin kötülüklere vuracağı darbedir.
